21 Ekim 2006 Cumartesi

Murat Belge Beğ

"(..)Yanlış anlaşılmasın: Orhan Pamuk'un Nobel kazanmasının bir 'milli bayram' ilan edilmesini salık veriyor değilim; 'bayram' olması bana aykırı geldiği için değil, 'milli' olması anlamlı olmayacağı için. Başta sanat, bu entelektüel alanlarda kazanılan başarıların büyük kısmı bireyseldir. Dolayısıyla, 'Güreşçimiz 72 kiloda altın madalya kazandı' der gibi, 'Yazarımız yazdığı romandan ötürü ödül aldı' demek pek doğru bir şey değildir. Faulkner'a Nobel verilince 'Nobel'i Amerika kazandı', Grass'a verilince 'Almanya Nobel kazandı' demek pek anlamlı değil. Ama bu bizim ülkede herhangi biri bir şey kazandı mı, sefasını milletçe sürmeye meraklıyızdır -kazanan kişi, Orhan Pamuk gibi bir muhalif olmadıkça. 


Bu entelektüel ödülleri de bir şekilde muhalif olmayanlara pek vermezler. 
Şimdi kimsenin adını söylemeyeyim, ama Orhan Pamuk'un bunu şunun için, bunun için aldığını söyleyen, akla hayale gelmedik (örneğin, çevirmenler iyi çeviriyormuş, yabancı dilde daha iyi oluyormuş) açıklamalar yaratan o kalabalığın buna benzer herhangi bir şey 'kazanması' mümkün değil. 
Tam yerine oturan bir şey bu da. Yıllardır Avrupa'ya her türlü muhalefeti yapanları şöyle bir düşünün. Gerçekten de, Avrupa'yla, dolayısıyla dünya uluslararası camiasıyla bütünleşmiş bir Türkiye'de, ne gibi bir işlevleri kalırdı? Bunu herkesten iyi onlar seziyor ve muhalefetlerinde haklılar.."

Murat Belge beyabizimden yeni birşey daha öğrendik : evet dostlarım Orhan Pamuk muhalifmiş.
Peki o zaman muhalefetin tanımı nedir? diye sormayacağız bu dostumuza. Şöyle diyoruz sadece: muhaliflik "30 bin Kürt, 1.5 milyon Ermeni öldürdük" lafını ağzından kaçırıverip de CNN Türk'ün hazırladığı aklama programındaki gibi "kem küm" etmek midir? Ya da bir muhalif yazar nerededir, Lübnan işgalinde, Irak ve Afganistan işgallerinde?

Velhasıl geçelim Murat Belge Bey..siz poğaçanızla çay demlenin, az sonra ders başlar..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Beni kâle almanızın kıvancıyla doluyum.